Ana Sayfa » » Bleach Tanıtım ve Karakterler

Bleach Tanıtım ve Karakterler



Konusu

Shinigamiler, yani ölüm tanrıları, ruhsal güçlerini kullanabilen özel insanlardır. Bir shinigaminin dünyadaki görevi kötü ruhları temizlemek ve iyi ruhları cennete göndermektir...

Kurosaki Ichigo, 15 yaşında bir lise öğrencisidir. Onu diğer insanlardan farklı kılan özelliği ruhları görüp konuşabilmesidir. Bir sabah, arkadaşı olan bir hayaleti ziyaret ederken korkunç bir ruhla karşılaşır ve kovalanmaya başlarlar. Ancak ortaya gizemli, karalara bürünmüş bir kız çıkar ve elindeki kılıçla kötü ruhu yokedip kendi de kayıplara karışır.

Ichigo, o akşam sabah olanları düşünürken camından içeri aynı kız girer. Kızın gelişinin tek sebebi yakınlarda kötü bir ruhun varlığını hissetmesidir, ama Ichigo'nun kendisini görebildiğini farkettiğinde ona kendisinin bir shinigami olduğunu söyler ve ruhlar hakkında bilgi verir. Onlar konuşurken alt kattan gürültüler gelir ve gidip baktıklarında dev bir ruhun duvarı parçalayıp Ichigo'nun kızkardeşini yakalamış olduğunu görürler.

Bunun üzerine çok sinirlenen Ichigo, ruha patavatsızca kafa tutar, ancak shinigami Ichigo'ya gelecek olan darbeyi kendi üzerine alır. Aldığı yarayla savaşamayacak hale gelen shinigami, Ichigo'ya bir öneri sunar, ailesini korumak için ona kendi shinigami güçlerini aktaracaktır. Ichigo bunu kabul eder, ancak beklenmedik birşey olur. Ichigo'nun ruh enerjisi o kadar güçlüdür ki, shinigaminin bütün güçlerini emmekle kalmaz, kılıcı korkunç bir boyuta ulaşır. Kızın şaşkın bakışları altında kötü ruhu kolayca yokeden Ichigo'nun hayatı artık tamamen değişmiştir...

Karakterler

Kurasaki İchigo



Ichigo, 15 yaşında, sürekli kaşları çatık ve somurtkan duran bir öğrencidir. Bununla beraber, göründüğünden çok daha iyi kalpli ve zekidir. Ichigo’nun saç rengi doğal turuncudur ve bu gerçeğe sinirlenen üst sınıf öğrencileri devamlı Ichigo’ya sataşır. Ichigo, diğerlerinin ne düşündüklerini önemsemediğini iddia eder ve hatta bu kabadayılarla dövüşmenin onu eğlendirdiği görülür.

Ichigo yetenekli bir öğrencidir, okulda 322 kişi arasında 23. sıradadır. Ichigo, evde yapacak başka bir iş olmadığı için düzenli olarak ders çalışır ve okul ödevlerini boşlamaz. Sonradan ortaya çıkar ki; Ichigo, saç rengi ve tavırları nedeniyle çıkan kavgalar yüzünden çoğu öğretmeninin onu yanlış anlamasını istemediği için çok çalışmaktadır.

Ichigo’nun ruhları görmek gibi doğal olmayan bir yeteneği vardır. Bu uçsuz bucaksız tinsel gücün kilidi Rukia Kuchiki ile karşılaşmasıyla açılmıştır. Yeni edindiği bu gücü kontrol edemeyişi nedeniyle yakın arkadaşlarının çoğu Ichigo’nun enerjisine maruz kalmış ve ruhani varlıkları fark etmeye başlamışlardır. Bazıları da kendilerine özgü güçler geliştirmişlerdir.

Ichigo, babası Isshin Kurosaki ve iki kız kardeşi Yuzu ve Karin ile yaşamaktadır. Babası evlerinde küçük bir tıbbi klinik işletmektedir bütün aileyi kendi işinde kullanmaktadır. Ichigo’nun babası, kaba saldırılarla oğluna devamlı meydan okuyan ve yemeğe geç kaldığı için azarlayan, komik ve ahmak bir karakter olarak çizilmiştir. Karin de hayaletleri daha az bir seviyede görebilmektedir ve kardeşleri babasına göre çok daha normaldirler.

Ichigo çikolatayı ve baharatlı yiyecekleri sever. En sevdiği ünlüler Al Pacino ve Mike Ness ve en çok takdir ettiği insan da William Shakespeare’dir. Çıplak veya açık saçık giyinmiş insanların etrafında rahatsız olur.

Adı eşsesli kanji ile yazıldığında, ichi (Japonca: 一, ichi) ve go (Japonca: 五, go) şeklinde ayrılır ve 1 ve 5 veya 15 anlamına gelir. Bu iki rakamın seride sık sık görülmesinin nedeni budur. Ichigo (イチゴ) kelimesi bitişik yazıldığında Japonca “çilek” anlamına gelir ve normalde sadece kızlarda isim olarak kullanılır; kapının koruyucusu Jidanbō, Ichigo’yla bu gerçek yüzünden alay edince, Ichigo gururla adının “bir” anlamına gelen ichi (Japonca: 一, ichi) ve “koruma” anlamına gelen go (JOPONCA)kelimelerinden oluştuğunu söyler. Ichigo’nun babası bir defasında ona, adının “koruyan” anlamına geldiğini söylemiştir.

Rukia Kuchiki



Alt sınıfta doğan Rukia, asil bir aile tarafından evlat edinilmesine rağmen alçakgönüllülüğünü yitirmemiştir; nazik ve tertemizdir, sıradan insanlarla konuşmayı tercih eder. Ichigo’ya, ondan neredeyse on kat daha büyük olduğunu söylemesine rağmen, modern dünyanın yöntemleri hakkında hiçbir fikri yoktur (çünkü Ruh Cemiyeti Japonya’nın Edo Dönemi'ne benzer). Başlangıçta basit bir meyve suyu kutusunu bile çözememiştir ve modern Japonca’yı okuduğu mangadan öğrenir. Tite Kubo’ya göre, (beşinci kitapta) yarıyıl final sınavlarında Rukia, sıralamada 322 kişiden 302 olmuştur. Japonca haricindeki sınavlarının çoğundan kalmıştır.

Rukia başarılı bir oyuncudur, bir çok zor durumdan bu yolla kurtulur. Ichigo, her zaman olayı kavrayan tek kişi gibi görülür ve onu numara yapmakla suçlar. Ayrıca çizim yapmaktan hoşlanır (oldukça kötü), insan ve hollow çizimleri nispeten tavşanlara ve oyuncak ayılara benzer. Genellikle Ichigo’ya birşeyi anlatmak için çizer, Ichigo da çizimlerine hakaret edince Rukia’dan yumruğu yer. Rukia, Tavşan Çatlak’ı (ve temel olarak tavşan temalı herşeyi) çok sever ve bundan Çatlak Ruh Şekeri’ni bulamadığı zaman bahseder çünkü Ruh Cemiyeti’nde çok popülerdir (Arrancar bölümlerinde bulur). Ayrıca yüksek yerlere tırmanmayı sever ve en sevdiği yiyecekler yumurta ve salatalıktır.

Ichigo’ya karşı tavırları değişkendir. Bazı zamanlar, onunla, sanki düşmanıymışcasına ağız dalaşına girer ve bazen de onun için endişelenir ve yaşlı bilge biri gibi öğüt verir. Sahnelerinin çoğunda birbirlerine bağırırlar ve surat yaparlar. Bu tartışmalara rağmen birbirlerini derinden anlarlar ve genellikle çekinmeden konuşabildikleri tek kişi birbirleridir.

Rukia’nın, Ichigo’ya güçlerini verdiği için Ruh Cemiyeti’ne götürüldüğü zaman en iyi görülen, oldukça ciddi bir yönü de vardır. Ruh Cemiyeti’nde çeşitli hücrelerde tutulurken, devamlı olarak kaderine boyun eğmiş bir halde ve derin düşünceler içindedir. O ve Ichigo aynı kayıp ve suçluluk hislerini taşırlar. Ichigo, annesinin ölümü ve Rukia’nın idamı için suçluluk duyarken; Rukia, emrinde bulunduğu Kaien Shiba’nın ölümünden ve kendi hatası yüzünden Ichigo’yu soktuğu ölüm-kalım durumundan dolayı kendini suçlar.

Orihime Inoue



Kâküllerini kulaklarının arkasında saç tokaları ile tutturduğu uzun, turuncu-kahverengi saçları olan bir kızdır. Tatsuki Arisawa’nın, onu koruyacağına söz vermesinin[3] onuruna uzattığı saçlarından uyumak haricinde tokalarını çıkarmaz (64. bölümde uyandığı zaman onlarsızdır) çünkü abisinin hatırası için takmaktadır.[4] Orihime, mangadaki resimlerde kahverengi gözlere sahiptir fakat animede gri.

Orihime arkadaş canlısı, hassas ve iyi kalplidir. Tahminler konusunda budala ve toydur, aldığı yüksek puanlar istisnai bir durumdur.[5] Görünüşte teknoloji konusunda ümitsiz vakadır. Elişi Kulübü’nün üyelerinde biri, onun cep telefonu kullanabilecek kadar akıllı olmadığını bu yüzden cep telefonunun olmadığı söyler. Bununla beraber, Tatsuki’ye göre Orihime fiziksel olarak, resmen bir eğitim almamasına rağmen karatede birinci derece olan siyah kuşak seviyesinde dövüşebilir.

Orihime bazı normal yiyecekleri de sevmesine rağmen evde acayip yiyecekler pişirip yer. Rangiku Matsumoto ve muhtemelen bir Tessai Tsukabishi haricinde hiç kimse Orihime’nin damak tadını beğenmez. En sevdiği yiyecek barbunya ezmesidir ve tatlı patateslerin üzerine tereyağı koymayı sever.[6]

Orihime, olaylara düşünmeden girişmeye eğilimlidir ve bu huyu bazen can sıkıcı sonuçlara yol açmaktadır. Bir noktada, okuldaki kızlar Rukia’ya Ichigo’dan hoşlanıp hoşlanmadığı sorarlar; Rukia inkâr ettiği zaman Orihime, Rukia onun duygularını paylaşmadığı için hayal kırıklığına uğrar. Çünkü eğer Rukia da aynı duygulara sahip olsaydı bir erkeğe karşı iki kız olacaktı ve kızlar takımı kazanacaktı (hiçbir anlam içermiyor).[7] Orihime ayrıca aşırı hareketli bir hayal gücüne sahiptir ve inanılması güç senaryoların düşüncesi (Mesleklerle ilgili bir “Gelecekte kendinizi nasıl görüyorsunuz?” ödevinde kendini geleceğe ait ve görünüşte oldukça yıkıcı bir robot olarak görmesi gibi[8]) onu kolayca alıp götürür.
Orihime, elindeki pırasaları sallıyor.

Orihime, anlayışlı biri olarak gösterilmektedir, çoğu zaman da konu Ichigo ise. Ichigo’ya âşıktır ve hem mangada hem de anime de zaman geçtikçe yalnızca duyguları daha da belirginleşmektedir. Bu duygularını hem Rangiku Matsumoto’ya hem de Ichigo’nun kendisine (o sırada uyuyor olsa da) açmıştır. Ayrıca, Ichigo’yu sezgileri ile bulmak gibi esrarengiz bir kabiliyeti de vardır[9] ve vizard tarafından maskelendiği zaman bile ruhsal baskısını hissetmiştir.

Mangadaki genişleyen rolü boyunca Orihime ilk örnek modelinden çok daha karmaşık bir karaktere dönüşmüştür. Orihime, dizinin başlarında daha mutlu ve budala bir karakterdi, daha sonraki bölümlerde kendi yetersizlik hissiyle ve iç kargaşasıyla başa çıkmaya başladı. Ruh Cemiyeti bölümlerinden sonraki ikinci ana bayan karakterdir.

Kisuke Urahara



Her zaman Japonların geleneksel takunyalarından giyer ve bir balıkçı şapkası takar. Bu nedenle "takunya-şapka" (Japonca: ゲタ帽子, - geta-bōshi) diye çağrılır. Genelde sakin ve neşeli bir adam olmasına rağmen durum icap ettirdiğinde ölümüne ciddi olabilir. Kaygısız tavrına karşın konuşması her zaman kibardır, yine de bazen alaycı davranır. Ses tonu öyle olmasa da ciddi görünebilir. Yoruichi Shihouin, Kisuke'nin, hırslı olduğu bir konuda zirveye kadar çıkmaya meyilli olduğunu belirtir. Bir keresinde kendini "katıksız dürüst, yakışıklı, sapık bir işadamı" olarak tanımlamıştır. Animenin Bount bölümlerinde Ganju Shiba, Urahara'yı, "yaşlı adam" diye çağırır ve Urahara da Ganju'nun kızkardeşi Kūkaku Shiba ile aynı yaşta olduğunu söyleyerek cevap verir.

Urahara, genellikle; çoğu zaman birazcık geç kalmış olsa da önemli bir olayın yanıbaşında bulunur fakat nadiren karışır; daha çok olayı dışardan kontrol etmeyi tercih eder. Olay bittikten sonra sevecenlikle ortaya çıkar (ör: Ichigo Kurosaki ve Renji Abarai arasındaki dövüş) ve uygun bulduğu tarafa yardım eder. Çoğunlukla açığa vurduğundan daha çok şey bilir ve hikâyenin karakterlerinden çoğu ile bir şekilde ilişkisi vardır. Hikaye boyunca hep büyük bir itici kuvvet olmuştur, genellikle sadece katalizördür, işi başkalarının onun yerine yapmasını sağlar. Görünüşüne rağmen Urahara oldukça yetenekli bir dövüşçüdür. Güçlü saldırılarını, kurnazca hileleri ile harmanlar. Zanpakutōsunun şikai formunu bile değiştirmeden Espada seviyesinde bir arrancar olan Yammy ile oyuncak gibi oynamıştır. Büyük, gizli yeraltı eğitim boşlukları inşa etmeyi sever. İlkini, Ruh Cemiyeti'nde, Sōkyoku tepesinin altında, Yoruichi'nin eğitimi için inşa etmiştir[1] ve ikincisini de benzer bir sebeple kendi dükkânının altında inşa etmiştir.

Uryū Ishida



Siyah saçlı, ortalam uzunlukta, gözlüklü bir gençtir. Okulda Uryū, kravatlı bir üniforma giyerken dışarıda, Quincy hacını oluşturan mavi çizgili, beyaz Quincy kıyafeti ve kolsuz bir manto giyer.

Uryū genelde, çekingen ve sessizdir fakat etrafında diğer insanlar varken serinkanlı görünmeye çalışır. Örneğin Ruh Cemiyeti bölümlerinde, hareketlerini kısıtlamasına rağmen daha harika görünmek için hiçbir amaç taşımayan kolsuz mantosunu sürekli giyer. Hatta yedeğini bile taşır. Buna ek olarak, kendine özgü bir drama ile bir şeyler söyleme eğilimi vardır. Uryū, "Quincy'nin Gururu" diye bilinen bir ahlak çerçevesi doğrultusunda hareket eder ve çok güçlü bir adalet duygusu vardır. Bayanlara kötü davranan erkeklerin üzerindeki adaleti temsil ettiğini söyleyerek oldukça centilmen bir görüntü sergiler. Uryuu ayrıca, dövüşürken ölümcül kuvvet kullanmamaya özellikle de kullanılmadan halledilebilecek bir durumsa, dikkat eder. Bunun yerine rakibini basitçe aciz bırakır.

Uryū babası Ryūken Ishida'ya fazla saygı duymaz; babasını ilk adıyla çağırır ki bu davranış Japon toplumunda oldukça kaba görülmektedir. Buna rağmen animede; Rukia, babasının müdürü olduğu hastanenin çöktüğünü söyleyince ve Renji de paatavatsızca hastanenin sadece gösteriş için olduğunu söyleyince Uryū hafifçe güzenmiş görünür.

Uryū'da düşük kan basıncı vardır ve geciktirmekten nefret eder. Nefret ettiği diğer şeyler oldukça tuhaftır: düğmeler (dikiş konusunda uzman olmasına rağmen) ve "gelişigüzel" kelimesi. En sevdiği yiyecek ev yapımı uskumru miso türlüsüdür. Sevdiği televizyon programı Don Kanonji'nin "Bura-Rei"'dir. Kanonji'nin ilk görünüşünde kalabalığın içinden fırlayan gölge aslında Uryū'dur. Dedesi Sōken Ishida gibi Uryū de solaktır.

Renji Abarai



Renji, görünüş itibariyle Bleach 'teki en sıradışı karakterlerden biridir. Genellikle at kuyruğu yaptığı uzun kızıl saçları vardır ve üste bedeninin tümü kabile dövmesi ile kaplanmıştır. Bu dövmeleri nasıl edindiği bilinmemektedir fakat, şinigami adayı olduğu ilk günden Byakuya Kuchiki tarafından hapsedildiği zamana kadar (bu sırada tüm sırtını kaplamaktadır) ne zaman bir başarı elde etse dövmeleri de artmaktadır. Standart şinigami kıyafeti giyer ve kafasına özenle hazırlanmış bir şey (genellikle pahalı görünen bir güneş gözlüğü veya beyaz bir saçbandı) takar. Renji'nin tüm güneş gözlükleri Seireitei'nin popüler "Gümüş Kızböceği Gözlükleri Dükkanı"'ndandır ve fiyatları yarım yılda kazandığı paraya eşdeğerdir. Ne yazık ki ne zaman bir gözlük taksa bir şekilde kırılmaktadır (çoğunlukla da Ichigo ile yaptığı dövüşlerde). Taiyaki (genelde tatlı fasülye ezmesi ile doldurulan balık şeklinde bir krep) sever ve baharatlı yiyeceklerden nefret eder.

Konu ilerledikçe anlaşıldığı üzere Renji, diğer hiçbir şinigaminin olmadığı kadar tuhaftır. İlk görünüşündeki gibi kendini beğenmiş ve ukala bir karakterden, mağlubiyetlerinin ardından büründüğü aşırı endişeli ve bunalımlı bir ruh haline kadar değişkenlik gösterebilir, fakat gerçek bir meydan okumayla karşılaştığında inanılmaz derecede ciddi ve kararlı bir dövüşçü olur. Renji, Rukia Kuchiki'ye karşı derin bir sevgi besler. Hikaye boyunca bu, birçok kez kanıtlanmıştır, özellikle de Rukongai'deki Rukia ile geçirdiği gençlik yıllarına anlık geri dönüşler yapıldığında. İnandığı bir şey için savaşma, öldürme ve ölme ölme arzusu Renji'yi, yolunun üzerinde duran kişilere karşı tehlikeli bir adam yapmaktadır. Birçok açıdan Ichigo Kurosaki ile benzeşmektedir ve animenin Bount bölümlerinde bir keresinde ikisinin kardeş olduğunu zannetmişlerdir. Ichigo işi basit tutmak için kuzen olduklarını iddia etmiştir fakat bu da sonradan oldukça gülünç durumlara yol açmıştır.

/YUSUFHAN [AsilOyun]











0 yorum:

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.